28 Ağustos 2008 Perşembe

IDO Yenikapi-Bandirma

Ogulcugum bu satirlari beraber yaziyoruz, gerci senin cok uykun geldi ama, birazdan Bandirmada olacagiz ve sen yolda umarim uyumaya devam edeceksin.

Yolculuk Seferihisar'a. Babaannenin yazliginin durumuna bakip pazar gunu donmeyi planliyoruz

seninle heryer guzel

mckss

25 Ağustos 2008 Pazartesi

Dogdugun donemde cikan bazi onemli basin haberleri

http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/9746165.asp?yazarid=2


valla diyecek soz yok, olay budur.

geveze Doukan

bir basliyor hic susmuyorsun oglum, saka gibi. biz bu halinden cok mutluyuz. cunku gercekten ne soyledigini anliyoruz ve sende bizi. sadece bizi de degil, herkesi.

mesela birisi sana nasilsin Doukan dese, eiiim diyorsun. yeterki sohbet ortami olsun. bizde de oyle hadi oglum bak soyle sunu da gayreti yok. gecen gun soylemisti bugun neden soylemiyorsun endiseside yok. ne zaman ne soylersen, hic onemli degil, onemli olan sozle, gozle, bakislarla anlasmak. emekli arkadaslarinla otura otura maliye bakanini tvde gorunce iki elini kaldirip soylenmeye basliyorsun, nerede bizim paralar der gibi. Otomatik para cekme makinasinin onunde saatlerce kalabiliriz. hesap makinesini kesfettin ve en komigi her turlu vidayi nerede gorursen sokmeye calisman. surekli bir aktivite surekli bir oyun dunyasi icindesin.

yenilikler mi? cok...biz oyle artik yanimizda mama vs tasimiyoruz. disarida yiyecegimiz herseyde sende varsin. tuvalet egitimi son hizla ilerliyor. ileride cok bedava cocuk buyutmussun deme, alinirim. oyle garip bir duygu ki, mutlu olmak ve sukretmek gerek her dakika diyorum. bazen senden haric bazi seylere uzuldugumde hemen aklima geliyorsun ve kurtuluyorum tum vesveselerden. ruya gibisin, erismeyi, gormeyi hic planlamadigim kadar guzel. vidalardan sonra buyuk resimli kitaplar cok hosuna gidiyor. ozellikle muzikli olanlari. bak bu kus, bu anne bu cocuk diyene kadar sayfalarini kapatiyorsun, ben hizlandikca sen daha hizli ceviriyorsun ve komigine gidiyor benim cabam, kahkahalarla guluyorsun. hinzir bilmez misin sen inat ben inat, kimin inadi daha cok inat?


kuzum benim sen mutlu ol, ben daha cok mutlu oluyorum
mcks

not: dedeye nazar degdi, beli kaymis.:(

18 Ağustos 2008 Pazartesi

Otobus duraklari ve kaldirimlar

Sayin C... U...


Oncelikle beyaz masa tarafindan onerimin degerlendirilecek olmasina sevindigimi ifade etmek isterim. Ancak asagida yer alan aciklamaniza iliskin (kurumunuz adina) ayrica sasklinligimi ifade etmek istedim. 11 yıldır herhangi bir sikayet olmaması sorunun var olmadigi anlamina gelmeyecegi gibi, hizmet anlayisi icerisinde bu cumlenin bu metinde yer bulmamasi gerektigini dusunuyorum. Size ozellikle bebek arabasi ile nasil gecemedigimin fotografini cekip gonderecegim. Bebek arabasi ile bu yolda gidebilmek icin yuksek kaldirimdan duragin oldugu mintikada araclarin arasina inmek (durakta otobus cebi bulunmamakta, akan trafikte otobus araclari durmaktadir) ve daha sonra yeniden yuksek kaldirimdan arabayi atlatmak zorundayim. Bu nedenle fotograf cekmek icin sakin bir zaman dilimini secmek zorundayim. Cunku kolay bir hamle olmayacaktir. ben gecici sure bebek arabasi ile bu haldeysem, sakat arabalarinda ozurlu vatandaslarimizin neler cektigini dusunmek bile istemiyorum. umarim herkes (11 yildir size sikayet ilet(e)memis! ama magdur) bu tip onlemlerin alinmasi icin kendimizin sakat olmasini beklemeden hakkimiz olan kaliteli hizmet anlayisina ulasmak icin birseyler yapar. Calismalarinizda basarilar dilerim

D.A.

Yorgun ve protest anne

Oglum yazilardanda anlayacagin uzere, bu ara biraz yorgun ve biraz da kuskunum etrafima. Aksamlari seni bir sekilde uyuma disiplinine alistirmaya calisiyorum. sen ise butun gun ozlemini gece uzun sure yaninda kalmam icin efor harcayarak gidermeye calisiyorsun.

tamam dedim gecen aksam, pes, havlu atiyorum... istedigin kadar agla ben sen susana kadar yataktan almayacagim. en fazla 10 dakika gecmeden sustun. baktin benden hayir yok, yildizli yastiginla oynamaya basladin, ipini cektin, muzik baslar baslamaz uyudun.
tam odadan ciktim hemen dondun, gozlerinle beni aradin ve kapida sana baktigimi gorunce sirtini tekrar dondun. ve sabaha kadar uyudun

bu ara malasef bitirmem gereken cok can sıkıcı islerim var bebegim, umarim kolaylikla biter ve seninle bol bol oynayabiliriz.


not: cuma aksami seninle beraber oyun trenine binerek cocuklar kadar sevindim, seninle oyun oynamak cok eglenceli

14 Ağustos 2008 Perşembe

Kurtulmam gerek...kurtulmalari gerek..

Gecen gun caddedeki McDonald'ta bir kadin garsondan highchair istedi
Birisinin cocugu moonwalk yapiyormus
Birisi mothercare'de medium t-shirt istiyormus
Bir digeri chicken burger istiyormus
Bir anne arkadaşına feeding bottle onerileri yapiyormuş
Birisi internetten pacifier ismarlamis
Bir baskasi diaper rash icin cream oneriyormus

sanirim bende defalarca bu kelimeleri bu blogda kullandim,
isin kotusu turkce karakterlerle yazmiyorum ama nedenlerim var
allah icin high chair isteyen kadinin havasi ile hic kullanmadim bu sozcukleri
ve sukurler olsun ki hastane odasina its a girl/boy yazan hic bir sey asmadim

artik daha da dikkatli olmaliyim sanirim, senin yaninda daha oz kelimeler kullanmali ve asiri yabancilasmadan kacinmaliyim

tabii dogruyu yanlistan ayirt edebilsem

sevgilerimle

ANNECUGUN

12 Ağustos 2008 Salı

Dedelerim benim

Haftasonu iki dedenle birlikte cok hos vakit gecirdin oglum,
iyi ki varlar oyle degil mi:)








8 Ağustos 2008 Cuma

titiz anne ornekleri

oglum geceleri tuvalet kagitligindan cikan sesten urktugu icin tuvalet kagitlarini yatmadan once koparip hazirliyorum (number 1)
oglum tv izlemesin diye 2 yasina kadar onun odasinda kapali kaldim (number 2)
kizim sadece kizlarla oynasin, erkek cocuklari ile oynayip kisiligini bozmasin (number 3)


kulaklarimla duymasam fikra sanirdim ama mevcut ornekler bunlar oglum.

karsilastirma yontemi

herhangi bir yer, herhangi bir saat:

xxx: ne kadar tatlisin sen, kac aylik annesi?
annen: 9.5, masallah sizinki de cok cici birsey.
xxx: aa kac kilo, boyu kac?
annen: hatirlamiyorum! cok net, 9 kilo civari sanirim (valla oglum yemin ederim kilonu boyunu cok net hatirlamiyorum, kitapcikta yaziyor, her ay belirli bir percentile de normal gelisim gosterdigin icin cok da onemli degil, 2cm kisa, uzun, agir veya hafif)
xxx: aa ne kadar cok disi var, masallah! bizimkinde hala x kadar dis var
annen: genetik faktorler belirliyor genellikle
xxx: evet evet, genetigi...gece uyuyor mu?
annen: duruma ve yerine gore degisiyor
xxx: e tabii cocuklari belirli bir duzene alistirmak lazim bizimki masallah her gece kuzu gibi uyuyor, ama ben bu konuda cok titizim. her turlu fedakarligi yapiyorum.
annen: :)
xxx: siralamaya basladi mi?
annen: sayilir, tam degil (ben bu siralama olayini da anlamis degilim)
xxx: ama gordum demin elinizden tutmus yuruyordu
annen: hareket etmek istiyor
xxx: bizim ki 11 aylik yurumeye basladi, emeklemedi bile bi baktim yuruyor
annen: masallah cok tatli zaten, cin gibi
xxx: kim bakiyor
annen: ebeveynlerim
xxx: valla annane vs bakinca simariyor cocuklar
annen:!!!
xxx: bence bir bakici da gerek
annen: dogrudur, henuz ihtiyac duymadik
xxx: disaridan yabanci birisinin etkisi, cocuklari daha sosyal yapiyor. disiplin kurmak daha kolay
annen: !!!!bize musade, babamiz bekler (zorla yalan soyledim, kacabilmek icin, ben bu kadini tanimiyorum bile, parkta seni seven bir anne ve bence fazlasi ile karsilastirma yapiyor, yorum bile yapamiyorum)

7 Ağustos 2008 Perşembe

15 sene sonra

sevgili oglum

eger 15 sene sonra kiz arkadasinla ya da arkadas grubunla bir yere gidip sohbet edip, eglenme hakkin olmazsa bu konuda beni suclama cunku bunun sorumlusu ben olmayacagim.

bugun yayinlanan gazetelerde gencleri koruma tasarisi gibi psikolojik gerceklikten uzak, mistik hezeyanlarin kurbani olmus, ozgur dusuncenin yayilmasindan korkar bir oneri soz konusu. bu tasariya gore, pornografik icerik satin almak istersen fislenecek, arkadaslarinla ebeveynlerin olmadan diskoya gidemeyeceksin. internet cafe'ye gidis yasi 18. haa bir de her okulda laiklige yarasir ibadethane olacakmis.

kurumlari zararli yontemlerden uzaklastiramayanlar, bireyleri baskilayarak yonetme arzusundalar. ve bil ki sorumlusu ben degilim bu durumun.

bu konu ile cok ilintili, gozlemledigim bir diger gercek var; dunya da yaradilisci dusunceye baglilik, bilimin korlemesine ogrenilmesi gibi bir durum soz konusu. gordugun gercekleri herhangi bir siyasi/demografik/vs dusunceye sahip olmadan irdeleyebilmen pek soz konusu gibi gozukmuyor. ornegin annen yapmis oldugu bilimsel calismalarda bir nevi insanliga hizmet ediyor. bunu yapmasinin en yuce amaci ogretebileceklerini surekli olarak gelistirmek istemesi. ancak annenin tum emegi aslinda milyar dolarla yonetilen ilac endustrisine kusursuz kolelik yapmak demek. ar-ge calismalarimi daha iyi ogretebilmek icin yapiyorum, ama bulgularimi kullanan biz degiliz. belki okyanusta kum tanesi yaptiklarimiz ama sonucta genel olarak faydasi bize degil.
yaradilisci inanis icerisinde korlemesine gidenlere kolelik yapmaktan daha iyi olan Allah'in yarattiklarini Allah'in verdigi akilla arastirmak ve gelistirmek. ancak bireylerin dusunmesini engellemek icin insanlardan ustun insanlar olusturuluyor ve deger yargilarimiz sorgulaniyor. seni yetistirirken inancimi, dusuncelerimi elbette aktaracagim. ben pozitif enerjiye, yasadigim ortamdaki guzelliklere ve en onemlisi yasadigimiz dunyanin bir mucize olduguna inanan birisiyim. musluman bir ailenin cocugu olarak dogdum. islami, severek ve mantigimla kabullenerek yasadim. gayrimuslum, ateist ve tarikatci arkadaslarim oldu. hepsini insani yonleriyle, ne olduklarini irdelemeden arkadasim olarak kabul ettim. ancak iclerinde bir digerine karsi husumet hissettigim anda bir sekilde onlarla arkadasligimi kestim. natürel olarak herkesin kendi cennetinin ic dunyasi olduguna inandim. etrafina kotuluk edenlerin kendi cehennemlerini yarattiklarini dusundum.
sonra birseyler oldu, bu ulkede inanclarimiz ozgur olmamaya basladi. inancla ilgili paradigmalar sekillere gomuldu, manevi yonleri ile inanc sekilciligi yaptilar. inancli olmak simdi soylendigi uzere ozgur olmaktan cikti.
birisinin grubuna dahil olmak, belirli bir zumrenin insani olmak terimi iyice sekil, icerik kazandi. artik ne kadar iyi oldugun pek kimsenin umrunda degil. koskoca universite profesorleri genclerin korunmasini ibadethanelerde gormekte, kitapliklari, kutuphaneleri es gecmektedirler. din egitimi de bir nevi yanli egitim olup, bireyleri herturlu bilgiye ulasarak suzgecten gecirme yontemi ile egitme taraftari olacak kadar demokratik olmayan bir donemdeyiz.
ben hic bir zaman solda, sagda bir dusunceye sahip olamadim. siyasetin hep birilerinin sinif atlama mekani oldugunu dusundum. cunku dogdugum zamandan beri bir nevi ulkemizde siyasetin bu yuzu hep halkin yuzune vuruldu. herneyse oglum, ben seni elimden geldigince iyi-dogru-ahlakli bir insan olarak yetistirmeye gayret gosterecegim. humanist, hayvan sevgisi olan, mantikli bir birey olman icin sana ornek olmaya calisacagim. umarim sen daha pozitif bir ortamda buyume sansi elde edersin.

4 Ağustos 2008 Pazartesi

anne ve bebek hasta oldular

hinkirmayi bilmeyen ve dolayisiyla burnunda sumuk baloncuklari sisiren sevgili oglum, ve bendeniz annesi, hafta sonunu hasta gecirdik.

hamile oldugum sirada iyi tutulan bir blog sahibinin bu konuda yazmis oldugu yazi aklima geldi, hinkirmayi bilmemek. bebeklerin grip olmasi istenmeyen bir durum olmakla birlikte, zaten nefes almayi cok guclestiren bir durum olmasi nedeni ile iyice gece uykularini zorlastirdi. surekli genzine inen ifrazat ve burun tikanikligi, uykularimizi binbir parcaya boldu. hasta olmama ragmen cumartesi gecesi 1 lokma uyku uyumamis olmanin verdigi yorgunluk pazar gunu aksami devrilmeme neden oldu. boyle zamanlarda kimselere seni birakmak istemiyorum. hasta bile olsam en iyi ben dilinden anlarim gibi geliyor. bu nedenle ne babandan, ne babaannenden yardimi istemedim tum gece boyunca. amac seni en rahat konumuna getirebilmekti.
oyle ki burnunu silmem bile seni irrite etmek icin yeterli bir baslangicti, keske hinkirabilseydin:)


belki rahatlardin, tuzlu su filan da asiri tepkine sebep oldugu icin fayda etmedi.
babana gore bebeklerin hastaliklari buyuklere gore daha cabuk gecermis, bu nedenle ben daha uzun sure hastalik sendromu cekecekmisim.

seni cok seviyorum cicibebem, sakin hasta olma, sen hasta olunca icim parcalaniyor

mucuks

Locations of visitors to this page Who links to me?